1-KADASTRO NEDİR ?
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 1-(Değişik: 22/2/2005 – 5304/1 md.) Bu Kanunun amacı, ülke koordinat sistemine göre memleketin kadastral veya topoğrafik kadastral haritasına dayalı olarak taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirterek hukukî durumlarını tespit etmek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun öngördüğü tapu sicilini kurmak, mekânsal bilgi sisteminin alt yapısını oluşturmaktır.Kanun metninden de anlaşılacağı üzere Kadastro taşınmazların sınırlarını ve maliklerini belirler. Tapu siciline kayıt çalışması olan kadastro işlemleriyle sağlam ve açık bir tapu sicili sistemi kurmak amaçlanır. Tapu kadastro kısaca Türk Medeni Yasasınca öngörülen tapu siciline tescil ederek hak sahiplerine tapu belgelerini verme işlemidir. Bu işlemler taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirlenerek hukuki durumlarının tespit edilmesini sağlar. Kadastro çalışmalarında taşınmazların türü, yüzölçümü, sınırları belirleyip plana bağlanır.Taşınmazların her birinin tapu kütüğüne kaydedilmesi gerekir. Tapu kütüğüne kay¬dedilecek bütün taşınmazlar için kütükte ayrı bir sahife açılması işlemine kısaca “tapulama” olarak ifade edilir. Uygulamada ise Medeni Kanunun öngördüğü tapu kütüklerinin tutulması arazi kadastrosunun yapıl¬masına bağlanmıştır. Bu nedenle gerçek tapulamaya kadastro ile başlanır.
2-KADASTRO BÖLGESİNİN BELİRLENMESİ VE İLANI
3402 Sayılı KK .Madde 2 -Her ilin merkez ilçesi ile diğer ilçelerinin idari sınırları içinde kalan yerler kadastro bölgelerini teşkil eder. Kadastrosu yapılacak bölgeler ana plana uygun olarak Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün teklifi ve bağlı bulunduğu Bakanın onayı ile belirlenir. Kadastrosuna başlanacak bölgeler en az bir ay önceden Resmi Gazete, Radyo veya Televizyonda, bölge merkezi ve bağlı bulunduğu ilde, varsa yerel gazetede ilan olunur ve ayrıca alışılmış vasıtalarla duyurulur.
Ayrıca bu konuda Resmi Gazete Tarihi 28.10.1987 Sayı :19618 Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde -1 – Bu Yönetmeliğin amacı, 3402 sayılı Kadastro Kanununda öngörülen ilanların yapılış şekli, ilanlarda belirtilecek hususları, asılacağı yer ve süreleri, duyurulacak kamu kuruluşlarını belirlemektir. Madde 2 – Bu Yönetmelik, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 47/F maddesi hükmü gereğince düzenlenmiştir.
a)Bölgelerin Belirlenmesi ve İlanı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 3 – Kadastrosu yapılacak bölgeler, ana plana uygun olarak Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlendikten sonra bağlı bulunduğu Bakan tarafından uygun görülenlerin ilanları Genel Müdürlükçe en az bir ay önceden Resmi Gazete, Türkiye Radyo veya Televizyonda, bölge merkezi ve bağlı bulunduğu ilde alışılmış vasıtalarla varsa mahalli gazetelerden birisi ile ayrıca duyurulur.
b)Kadastro çalışma alanı ilanı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 4 – Kadastro çalışma alanı, kadastro çalışmalarına başlanmadan en az 15 gün önce kadastro müdürü tarafından bölge merkezinde, çalışma alanında, komşu köy, mahalle ve belediyelerde alışılmış vasıtalarla ilan edilir.İlanın yapıldığı bir tutanakla tespit edilir.
İlanın yapıldığı mahallin mülki amirine, mahalli kadastro ve hukuk mahkemelerine, tapu sicil müdürlüğüne, maliye kuruluşuna (ilerde defterdarlar, ilçelerle mal müdürlükleri), vakıflar idaresine, il özel idaresine ve ilgisi var ise orman idaresi ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının mahalli ünitelerine bildirilir.
c) Mevki veya ada ilanı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 5 – Kadastro teknisyenleri, kadastro çalışma alanı sınırlarını belirledikten sonra çalışma alanını, mevki veya ada durumlarına göre kısımlara ayırarak bir iş programı düzenler. Hangi mevki veya adada çalışmaya başlanacağını en az yedi gün önceden alışılmış vasıtalarla ilgili köy veya mahallede ilan ettirir.
İlanda; kadastrosu yapılacak mevki, mahalle, sokak açık olarak gösterilir. Ayrıca, taşınmaz mallar üzerinde mülkiyet ve mülkiyetin gayri ayni hakları olanların belirli günde taşınmaz mallarının başında hazır bulunarak, sınırlarını göstermeleri, iddialarını bildirmeleri varsa belgelerini vermeleri ve gelmemeleri veya temsilci göndermemeleri halinde sınırlandırma ve tespitin gıyaplarında yapılacağı, belgeye dayanamayan itirazların kabul edilmeyeceği ve ayrıca itirazların çalışma alanındaki faaliyetler sırasında yapılabileceği ve benzeri hususlar belirtilir . İlanın yapıldığına dair bir tutanak düzenlenir .
İlanı yapılan mevki veya adada sınırlandırma ve tespit işlemleri ilan edilen günde ikmal edilmediği takdirde, ayrıca bir ilana gerek kalmaksızın bunu takip eden günlerde de çalışmalara devam edilir. Ancak; herhangi bir sebeple kadastro çalışmalarına üç aydan fazla ara verilmesi halinde bu ilan yenilenir.
d)Kadastro askı cetvellerinin kapsamı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 6 – Askı cetvellerinde taşınmaz malın; ili, ilçesi, mahallesi veya köyü, sokak veya mevkii, pafta, ada, parsel numarası, cinsi, yüzölçümü, emlak vergisi değeri, kadastro harcı tutarı ve oranı,tespit malikinin adı, soyadı, baba adı, ikametgah adresi ve hisse miktarı, mülkiyetten gayri haklar, şerhler, beyanlar ve rehinler ile ilandan önceki itirazların sonucu yer alır.
e)Kadastro tutanaklarının ilanı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 7 – Kadastro müdürü, sınırlandırma ve tespit sonucu düzenlenen kadastro tutanaklarına dayanarak, mahalle veya köy esasına göre askı cetvellerini düzenler. Bu cetvelleri ve pafta örneklerini, müdüriyette, taşınmaz malların bulunduğu köy veya mahalle muhtarının çalışma yerinde ve ayrıca, belediye teşkilatı varsa sadece ilan cetvelinin bir örneğini belediye başkanının göstereceği yere aynı günde astırarak 30 gün süre ile ilan ettirir . Üç ayrı yerde de ilan yapıldığına dair tutanak düzenlenir. İlanlar aynı günde yapılmadığı takdirde son ilan tarihi hepsinde esas alınır. Askı cetvelinin bir örneğini mahalli maliye kuruluşuna (illerde defterdarlık, ilçelerde mal müdürlüğü) ve orman idaresine gönderir. Ayrıca, ilanın asıldığı, mahalli kadastro ve hukuk mahkemelerine, ilgisi olan kamu kurum ve kuruluşlarına da bir yazı ile bildirilir.
Genel müdürlükten izin alınmak suretiyle, bir ada veya mevkiden az olmamak üzere aynı esaslara göre kısmi ilan yapılabilir.
Kadastro müdürü, bu ilanla ilgili işlemleri, kadastro ekibinin çalışma alanındaki işini bitirdiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde yapmak zorundadır.
(Ek fıkra:RG-26/09/2005-25948) Çalışma alanındaki ormanların sınırlandırma, tespit, kontrol ve komisyon işleri tamamlandığında, bu çalışmaların sonuçları, en geç on gün içinde Genel Müdürlükten izin alınmaksızın otuz günlük kısmi askı ilanına alınır.
Askı cetvelinde, çalışma alanında faaliyet bitinceye kadar itiraz edilen parseller hakkında kadastro komisyonunca yapılan işlemin sonucu, “itiraz red veya kabul edildi” şeklinde ilgili sütununda belirtilir.
f)Mahkemelerce yaptırılacak askı ilanı
Kadastro İlanları Hakkında Yönetmelik Madde 8 – Kadastro hakimi, Kadastro Kanununun 5, 10 ve 27 ni maddeleri gereğince kendisine intikal eden dava dosyaları ile kadastro tutanaklarını birleştirerek askı ilanını yaptırır. Bu ilan, Kadastro Kanununun 11 inci maddesindeki şekle uygun olarak yerine getirilir. İlanın yapılışında, kadastro müdürleri kadastro hakimliğine her türlü yardımı sağlar.
3-KADASTRO İŞLEMİ NEDEN YAPILIR ?
Tapulama ve kadastro işlemi şu amaçları gerçekleştirmek için yapılır:
-Tapuya kaydedilmemiş ve “tapusuz” olarak adlandırılan taşınmazları tapulamak,
-Tapulu taşınmazların kayıtlarında var olan değişiklikleri ortaya koymak; kayıt¬ları yenilemek,
-Taşınmazlar için kadastro planları oluşturmak,
-Taşınmazların gerçek hak sahiplerinin kimler olduğunu belirlemek.
Ayrıca , Kadastro çalışma alanında kadastrosu yapılmamış orman bulunursa kadastro eki¬bine orman mühendisi ve ziraat mühendisi de katılır.
Kadastro faaliyeti sırasında tapulu taşınmazlardaki gerçek hak sahipliğinin ortaya konması (ki tapuda kayıtlı kişi yerine, bir başka kimsenin taşınmazı malik gibi kul-lanması söz konusu olabilir), tapusuz taşınmazlarda ise taşınmazların kimin adına tespit edileceğinin belirlenmesi de gerekebilir. Hak sahipliğinin belirlenmesi 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nda (m. 13-14) öngörülen belgelerle gerçekleştirilir.
4-KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 9 – Kadastro tutanağı düzenlendikten sonra kadastro ekibi çalışma alanında işlerini bitirinceye kadar tespitlere itiraz edilebilir.
İtiraz, kadastro teknisyenliğine veya kadastro müdürlüğüne yapılır. Bu durumda itirazla ilgili tutanak veya ekleri en geç on gün içinde kadastro komisyonuna intikal ettirilir. İtiraz sadece uygulanan belgelerin geçerliliği hakkında yapılabilir. Bir belgeye dayanmayan itirazlar incelenmez. İtiraz edenin ilan süresi içinde dava açma hakkı saklıdır.
5-KADASTRO KOMİSYONU TARAFINDAN İTİRAZIN İNCELENMESİ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 10 – Komisyon kendisine intikal eden işlerle itirazlı tutanakları, intikal tarihinden itibaren en geç bir ay içinde veya gerekçe gösterilmek suretiyle kadastro ekibinin çalışma alanındaki faaliyetleri sona erinceye kadar incelemek zorundadır. Bu incelemeler sonucunda eski tutanağın yerine kaim olmak üzere hak sahibini belirleyici yeni bir tutanak düzenlenir. Gerektiğinde bilirkişilerin ve muhtarın bilgilerinden yararlanılabilir. Belgeye karşı şahit dinlenmez. Komisyon, tam üye sayısı ile toplanarak oy çokluğu ile tespit yapar, sonuç askı ilanı ile ilgililere duyurur. Aynı kuvvet ve mahiyetteki belgelerin uygulanmasında sonuca varılamayan veya çözümü kanunlarla mahkemelerin takdirine bırakılan konular, kadastro komisyonu tarafından gerekçe gösterilmek suretiyle tutanak ve ekleri ile birlikte kadastro mahkemesine devredilir.
6-TAPUYA KAYITLI TAŞINMAZLARIN MÜLKİYET HAKKI TESPİTİ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 13 – Tapuda kayıtlı taşınmaz mal:
A) Kayıt sahibi veya mirasçıları zilyet bulunuyorsa;
a) Kayıt sahibi adına,
b) Kayıt sahibi ölmüş ise mirasçıları adına,
c) Mirasçılar tayin olunamazsa, ölü olduğu yazılmak suretiyle kayıt sahibi adına,
B) Kayıt sahibi veya mirasçılarından başkası zilyet bulunuyorsa;
a) Kayıt sahibi veya mirasçılarının kadastro teknisyeni huzurunda muvafakatları halinde zilyet adına,
b) Zilyet, taşınmaz malı, kayıt malikinden veya mirasçılarından veya mümessillerinden tapu dışı bir yolla iktisap ettiğini, onların beyanı veya herhangi bir belge ile veya bilirkişi veyahut tanık sözleriyle ispat ettiği ve ayrıca en az on yıl müddetle çekişmesiz, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyet bulunduğu takdirde zilyet adına,
c) (Değişik: 3/5/2012-6302/4 md.) Kayıt sahibinin yirmi yıl önce gaipliğine hüküm verilmiş veya tapu sicilinden malikin kim olduğu anlaşılamamış ise çekişmesiz ve aralıksız yirmi yıl müddetle ve malik sıfatıyla zilyet bulunan kimse adına tespit olunur. Noter tarafından tespit ve tevsik edilen muvafakat beyanı veya düzenlenen satış vaadi senedi teknisyen huzurunda yapılmış muvafakat sayılır.
7- TAPUYA KAYITLI OLMAYAN TAŞINMAZLARIN MÜLKİYET HAKKI TESPİTİ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 14 – Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.
(Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 – 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır. (1) (Değişik : 3/7/2005 – 5403/26 md.) 4342 sayılı Mera Kanununun 7 nci maddesinin üçüncü fıkrası gereği 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak işlemlerde Kadastro Komisyonlarına konu uzmanı Ziraat Mühendisi dâhil edilir. (1) Taşınmaz malın, yukarıdaki fıkranın kapsamı dışında kalan kısmının zilyedi adına tespit edilebilmesi için, birinci fıkra gereğince delillendirilen zilyetliğin ayrıca aşağıdaki belgelerden birine dayandırılması lazımdır.
A) 31/12/1981 tarihine veya daha önceki tarihlere ait vergi kayıtları,
B) Tasdikli irade suretleri ile fermanlar,
C) Muteber mütevelli, sipahi, mültezim temessük veya senetleri,
D) Kayıtları bulunmayan tapu veya mülga hazinei hassa senetleri veya muvakkat tasarruf ilmuhaberleri, E) Tasdiksiz tapu yoklama kayıtları,
F) Mülkname, muhasebatı atika kalemi kayıtları,
G)Mubayaa, istihkam ve ihbar hüccetleri,
H) Evkaf idarelerinden tapuya devredilmemiş tasarruf kayıtları
8- İHYA EDİLEN TAŞINMAZ MALLARIN HUKUKİ DURUMU
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 17 – Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir.
İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz.
9-KADASTRO TUTANAKLARININ KESİNLEŞMESİ VE HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 12 – 30 günlük ilan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kadastro tutanaklarına ait sınırlandırma ve tespitler kesinleşir. Kadastro müdürü tarafından onaylanarak kesinleşen tutanaklar ile kadastro mahkemesinin kesinleşmiş kararları; kesinleşme tarihleri tescil tarihi olarak gösterilmek suretiyle en geç 3 ay içinde tapu kütüklerine kaydedilir. Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.
10- DAHA ÖNCE KADASTRO YAPILMIŞ YERLERE YAPILAN İKİNCİ KADASTRO İŞLEMİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 22 – (Değişik:22/2/2005 – 5304/6 md.) Evvelce tespit, tescil veya sınırlandırma suretiyle kadastro veya tapulaması yapılmış olan yerlerin yeniden kadastrosu yapılamaz. Bu gibi yerler ikinci defa kadastroya tâbi tutulmuşsa, ikinci kadastro bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılır ve Türk Medenî Kanununun 1026 ncı maddesine göre işlem yapılır.
Süresinde dava açılmadığı takdirde, ikinci defa yapılan kadastro, tapu sicil müdürlüğünce re’sen iptal edilir.Ancak;
a) Tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin sağlanması amacıyla tapulama ve kadastro görmüş yerlerde,
b) Daha önce sadece tapu tahriri yapılan veya 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkında Kanuna göre yenileme yapılacak yerler ile 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 Sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine tâbi yerlerde, Birinci fıkra hükmü uygulanmaz.
11-KADASTRO ÇALIŞMALARINA KARŞI DAVA AÇMA VE YARGILAMA USULÜ
A)DAVA AÇMA SÜRESİ VE GÖREVLİ MAHKEME
Kadastro Tutanaklarının usulüne uygun bir şekilde ilanından itibaren 30 gün içinde hak sahiplerinin Kadastro Mahkemesine dava açması gerekmektedir.Bu süre her halükarda 10 yıldır ve hak düşürücü süredir.
B)YARGILAMA USULÜ
3402 Sayılı Kadastro Kanunu Madde 28 – Kadastro hakimi, askı süresi içinde açılacak davalar ve kadastro müdürü tarafından mahkemeye tevdi olunacak taşınmaz mallara ait kadastro tutanakları ve mahalli hukuk mahkemelerinden devredilen işler hakkında dava dosyası açar. İlgililerin başvurusunu beklemeksizin kadastro tutanakları ile uyuşmazlığın çözümlenmesine etkili olabilecek kayıt ve diğer bilgileri ilgili dairelerden getirtir. Hakim, duruşma gününü taraflara Tebligat Kanunu hükümlerine göre resen tebliğ eder. Davacı gerçek ve tüzelkişiler, dava sebep ve delillerini dilekçelerinde bildirmek zorundadır. Dilekçede bu husus bildirilmemiş ise, hakim gönderilecek davetiye ile dava sebep ve delillerini bildirmesini davacıya tebliğ eder. Davacı, ilk duruşma oturumuna kadar dava sebep ve delillerini dilekçe ile veya ilk oturuma gelmek suretiyle bildirmez ise, hakim, davanın açılmamış sayılmasına ve tespit gibi tescile karar verir. Bu hüküm davetiyede açıkça belirtilir.
Davacı, tespit sırasında yaptığı itiraz sebep ve delilleri ile bağlı değildir. Davanın açılmamış sayılması halinde davacının hak düşürücü süre içerisinde mahalli hukuk mahkemelerinde yeniden dava açma hakkı saklıdır.
Yargılama usulü: Madde 29 – Kadastro mahkemesinde gelmeyen tarafın yokluğunda duruşma yapılır. Taraflardan hiç biri gelmez ise dosya işlemden kaldırılmaz. Hakim, toplanması mümkün olan delilleri inceler ve 30 uncu madde hükmünce işi karara bağlar. Bir mirasçı diğerlerinin muvafakatı olmadan dava açabilir ve yalnız başına davaya devam edebilir. Mirasçılarının tayin edilememesi sebebiyle ölü olduğu belirtilerek kayıt sahibi adına tespiti yapılan taşınmaz mallar hakkında, ölünün ismi açıklanarak mirasçıları denilmek suretiyle mirasçılar aleyhinde dava açılabilir. Dava sırasında davalının davadan önce öldüğünün anlaşılması halinde davaya mirasçıları aleyhine devam edilir. Bu Kanunun tatbikinde ayrıca açıklık bulunmıyan hallerde basit yargılama usulü uygulanır.
Kadastro mahkemeleri adli tatile tabi değildir. Deliller ve hakimin takdiri: Madde 30 – Kadastro tutanaklarında beyanlarına başvurulan kişiler, bu beyanlarına gerekçe gösterilerek itiraz edilmedikçe, yeniden dinlenmezler. Ancak ha- 6981 kim, kadastro tutanağındaki beyanla, duruşma sırasında topladığı deliller arasında çelişki görürse, bunu gidermek için tutanakta beyanlarına başvurulan kimseleri tanık sıfatıyla yeniden dinleyebilir. Kadastro komisyonlarından gönderilen tutanaklar ile mahalli mahkemelerden devredilen dosyaların muhtevasından malik tespiti yapılamadığı veya dava açan mirasçının dışında başka mirasçıların da bulunduğu anlaşıldığı takdirde, hakim resen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmaz malın kimin adına tescil edileceğine karar vermekle yükümlüdür. Taşınmaz malın ölü bir şahsa ait olduğu anlaşılır ve mirasçıları da tespit edilemezse, ölü olduğu yazılmak suretiyle o şahsın adına tescil kararı verilir. Kadastro mahkemesinde açılmış davalarda, ihtilaf taşınmaz malın muayyen bir kısmına münhasır kalıyorsa, ilgililerin talebi üzerine ve imar mevzuatı da engel teşkil etmediği takdirde ihtilaflı olmayan kısım ifraz edilerek davaya ihtilaflı kısım üzerinde devam edilir.
Yazan :Av.Ş.İrem TANDOĞAR EKİNCİ